29.8.08

arka fona chopin daya

yeniden kayıplara karışmanın nasıl birşey olduğunu anımsatıyor bana hayat.zar zor toparladığım umutlarımın bugün cenazelerni kaldırmakla meşgul ediyor beni..bunca dert sıkıntı ve yıkıntı arsında gün ışığımı aramaya çalışıyorum.tam bulmuş gibi olurken tekrar kaybediyorum.bedenim daha fazla ağırlığı kaldıramıyor.ben isyan etmiyorum ama.yine de etmiyorum işte.
benden daha kötülerini canladırmaya çalışıyorum zihnimde.işe yaramıyor.benden daha iyi olanlar geliyor.zihnim benimle oyun oynamaya bayılıyor.zihnim bile beni sevmiyor.önce karalanmış sonra yırtılmış daha sonra küllerim havada uçuşsun zerrem bile kalmasın diye yakılmış kağıt parçası gibiyim.bu saatten sonra herşey için çok geç olduğunu,asla eskisi gibi tıpkı o bembeyaz kağıt parçası gibi işe yarayamayacağımın farkındayım.
karalan sen,yırtan dostlarım,yakan ailem,zerremi bile bırakmayan hayatken herşey daha da ağır geliyor işte.çünkü beni benden eden en sevdiklerim-miş.
ben dokunaklı öyküleri sevmezdim.yaşattırmak zorunda değildiniz beni.
hayatımdan toparlanıp gitmenin tam vaktidir.

Hiç yorum yok: